ne çeşit bir rüya bu? ne çeşit bir zihin boşluğu? karadelik!..
azımsanmayacak ölçülerde yitirilmişlik duygusu varken senin o sıska bedeninde, en ufak bir sarsıntı bile tüm tuğlalarını yıkıyordur benliğinin, sen asla hayata körü körüne bağlanamazken, hayat senin peşini bırakmaz, yakana yapışır, gömleğini parçalar, kravatını düğümler boynuna, nefessiz bırakır seni, ciğerlerindeki basınç kulaklarını zorlarken, ussal bir haykırışla tırmalarsın zihninin en karanlık dehlizlerini… tamamen kör olana kadar, inatla devam eder, inatla nefes alır, inatla yalan söylersin kendine, kendinle tanışır, kendi gizemine hayran olur, bir kumar gibi canlandırırsın gözünde hayallerini…